Zaman problemimiz var. Zamana ihtiyacımız var. Ve yaratıcı da bize günde yirmi dört saat vermiş. Bu yirmi dört saatin dışında bir zaman vermeyecek ve sınav günü de uzamayacak. Zamanımızı doğru, verimli kullanmalıyız. Zamanımızı kaybettiren, zamanımızı verimli kullanmamıza engel olan unsurlar var. Bu unsurları tanıyalım;
1. Önemsiz meselelerin zihni oyalaması ve zihnin dağınıklığı.
Önemsiz meseleler zihni oyalıyor. Çok basit bir mesele. Spora ilgi duyanlar; “Acaba ne oldu? Kim şampiyon olacak?” ya da zihninizi beğenmiş olduğunuz bir objeye kaptırabilirsiniz; “Ahmet’teki cep telefonu ne kadar güzeldi. Biraz param olsa da ondan alabilsem.”
Bütün beyin ve vücut hücrelerinizi, bütün duygu ve düşüncelerinizi kilitlemenizde tek bir hedef olması gerekirken siz ne yapıyorsunuz? Bakıyorsunuz darmadağınık…
Bir hedefiniz var şuan ve bu hedefiniz sizin için çok önemli. Kazanmanız, başarmanız, üstesinden gelmeniz lazım. Bugüne kadar emek harcadınız. Neden zihninizi dağıtıyorsunuz? Zihin dağınıklığı çok önemli. Gençlerimiz derse oturuyor saatlerce çalışıyor ve sonra şikâyet ediyor; “Hocam çok ders çalışıyorum ama başarılı olamıyorum. Günde beş saat ders çalışıyorum.” Masanın başında oturmuş ve beş saat ders çalışıyor görünüyorsunuz ama o dersi okurken, konuyu çalışırken ve soru çözerken zihniniz başka yerlerde. Zihniniz gezmede tozmada, alışverişte, bilgisayarda ya da başkasında... Böyle olduğu zaman beş saat değil on beş saat ders çalışsanız yine başarılı olma şansınız yok.
Başarılı olmak istiyorsanız; Allah’ın size bahşettiği zekâyı, aklı hedefiniz için kullanın. Zihin dağınıklığına izin vermeyin. Bir hedef belirleyin ve o hedefe odaklanmak için bütün gücünüzü ortaya koyun.
2. Ergenlik döneminin getirdiği bazı hissi problemler...
Ergenlik döneminin getirdiği bazı hissi problemler, duygular olabilir. Çabuk kırılmalar olabilir. Bunlar zamanımızı boşa geçirmemize neden olur. Tam derse odaklanmışken gencimiz bir sebepten dolayı bir sorun yaşadığında zihnini o sorun üzerinde fazla yorarak o sorunun, o duygunun zamanını doğru kullanmamasına sebep olabilir.
3. Gençlere fayda sağlayan egzersizler dışında sporlar özellikle gençlerin futbola olan düşkünlükleri…
Bedensel sporlar, bazı hareket ve vücudumuzun zinde kalması için yapılan egzersizler yapılmalıdır. Ancak oturup saatlerce futbol yorumu yapmanın bir anlamı yok. Bırakın takımları teknik direktörleri, kurum başkanları düşünsün. Size ne!
4. Çalışırken ayrıntılara dalmak…
Çalışıyorsunuz ama okuyup geçmeniz gereken konuda öyle bir dalıyorsunuz ki ayrıntılara. O saatte daha çok iş yapmanız gerekirken çok da lüzumlu olmayan bir ayrıntıya dalıp çıkamadığınız için bir bakıyorsunuz ki 3 saat geçmiş ve hâlâ aynı konudasınız. Lüzumsuz ayrıntılara dalmayın. Size lazım olan bilgileri seri bir şekilde alın.
5. Çalışma ortamında olumsuz uyarıcıların bulunması.
Örneğin odalarda poster bulunması, sevdiğiniz sanatçıların, takımın posterleri dikkatinizi dağıtır. Ders çalışma masanızın yanında müzik seti, televizyon ya da bilgisayar var. Ve ders çalışırken onları gördüğünüz zaman bu sizin televizyon izlemeyi, müzik dinlemeyi istemenize neden olabilir. Ya da masanızın yanında mp4 var diyelim; “Aman çok yoruldum zaten, azıcık müzik dinleyeyim” demenize sebep olabilir.
6. Düzensiz ve dağınık çalışmak…
Mutlaka belli çalışma planlarınız olsun ve dağınık çalışmayın.
7. Ailenin davranışları, ev içindeki ortam…
Ailenin ikide bir karışması, tartışmaları, ev içindeki tutumları çok önemli bunlar gençlerimizi olumsuz yönde etkileyebilirler.
8. Sürprizlere hazır olmamak…
Bazen hayatımızda hiç beklemediğimiz sürprizler olabilir. Bu sürprizlere bizim hazır olmamız lazım. Yoksa o karşımıza çıkan ani durumlar bizi derinden etkileyebilir ve kendimize gelene kadar da zamanımızın büyük bir kısmına engel olabilir.
Zamanınızı verimli kullanmanıza engel olan bu unsurların sizin hayatınıza müdahale etmesine, sizi çalışmanızdan alıkoymasına ve çok değerli kaybettiğimizde geri gelmeyecek olan zamanınızı yönetmesine müsaade etmeyin…
“Hayal gücü, bilgiden daha önemlidir.”
‘Albert Einstein’