Dünyanın, Coğrafyamızın ve Bölgenin konularını önceki yazılarımızda Kalemimiz yazdığınca ifade ettik. Şimdi Ülkemizin büyük sorunlarından olan ‘’Yolsuzluk’’ konusunu ele alacağız. Hani biraz komik olacak ama Şanlıurfa mız’ da iki türlü Yolsuzluk vardır. Birincisi ; Belediyelerin aksayan çalışmalarından oluşan ‘’Yolsuzluk’’ yol problemleri, İkincisi ; Belediye ve Kamuların yapmış oldukları ‘’Yolsuzluklar’’ yani her türlü vatandaşların çektiği bitmek bilmeyen çileler.
Ülkemizin malum yaşamış olduğu sorunlar epey mevcut. 15 Temmuzdaki Askeri Darbe girişiminde, gerek şu an Dolar üzerinden yapılmak istenen Ekonomik Darbeyi Ülke’ ce bertaraf ediyoruz. Peki biz bunları yaparken, tıpkı benim bütün yazılarımda yazmış olduğum Batı düşmanları olduğu kadar, maalesef Ülkemizde Darbeciler kadar İnsanımızı Sömüren, Yetim Hakkı iyen Siyasi ve Bürokratlar da vardır. Ve bunlar bu Zulmü İnsanımıza Reva görürken Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Mevcut Hükümettin de İmajını ve Ülkedeki Kurtarıcı Pozisyonunu bozmaya çalışıyorlar. Yaşanan Darbe girişiminde Sayın Cumhurbaşkanımızın Cesurca duruşu Ülkenin Dik duruşunu ve İyiye gitme aşamasında olan İstikametine yön vermiştir. Lakin söylemiş olduğum durumdan da tam olarak Haberlerinin olduğunu zannetmiyorum. Ve olsa idi gereken Cevabın ve Soruşturmaların da yapılacağını biliyorum.
Gazeteci dediğimiz İnsanların sesi olmalı, Cesur olmalı, Doğru olmalı ve Sonucu ne olursa olsun Gerçekleri Yazmalı. Ben duruma kendi Memleketimden başlayarak bu konu üzerinde duracağım. Ve Yazılarımızla, Dilekçelerimizle ve diğer yollarla gereken Makamlara ulaşmaya çalışacağım, Lakin yetmez biz biriz, biz bütünüz hepimizin bu konu üzerinde durması lazım görülen ve duyulan Yolsuzluklara karşı gereken Makamlara Suç duyurusu yapalım. Benim zaten bu yazımı yazmakta maksattım bugünden itibaren duyacağım, işiteceğim bu tür konuları, Delil ve Belgelerle gereken Makamlara Suç Duyurusunda bulunmakla olacak, Ülkemizin Milli Gelirini kendi zimmetine geçiren, Kışlayacak ev bile bulamayan İnsanlarımızın, Yetim ve Öksüzlerimizin Rızkına Göz dikken bu İnsanları diyemeyeceğim, bu Hainleri ifşaa ve duyurmaya çalışacağım.
Hz. Ebubekir R.A. Halifelik döneminde, hiçbir şekilde maaş kabul etmemiş, Vefatından sonra Halife olan Hz. Ömer R.A. Bir Mektup ve Bir Kavanoz bırakarak şunları söylemiştir. ; Ya Ömer bana Halifelik dönemimde Hazineden Maaş verdiler, Lakin ben kabul etmedim ama Kanun gereği verdiler, ben ise o Paranın tek kuruşuna dahi dokunmadan bu Kavanoza koyup sana emanet ediyorum. Ben Vefat edikten sonra tekrar Hazineye verirsin diye.
Böyle hassas düşünen Halifelerimiz varken, Şimdi yetim hakkına göz dikmiş Siyasilere, gerçekten çok yazık, yazık ki aldıkları Maaş ancak Dünyalıkları olabilecek, yazık ki aldıkları Maaşla ancak aldanacaklar. Fazla konuyu açmadan İnsanlarımızın bu konuda hassas olmalarını ve gerekeni yapmalarını Rica edeceğim. Ben bu uğurda bileceğim ve duyacağım ne varsa gereken Makamlara ileteceğimden hiç şüpheniz olmasın ve yine tekrar söylüyorum Devlet malından bir Hırka bile aşıran benim gözümde Darbeciler kadar Vatan Hainidir. Ve diyorum ki İnançlı Devlet adamları ve gerçek Vatan Sevdalı Siyasilerimizin de bu konuyu takip etmeleri ve bunlara karşı Yasa Teklifi çıkararak Vatana İhanetten yargılanmalarını istiyorum. 
Sağlıcakla Kalın.