Uzunca bir zamanın ardından tekrar düşüncelerimi yazarak sizlere aktarmak istedim.
İçimde kalsın istemedim, herkes gibi bende duygularımı, o gece yaşadıklarımı bende sizlerle paylaşmak istiyorum. Neyden bahsedeceğimi birçoğunuz kestirmişsinizdir şimdiden...
Evet. 15 Temmuz 2016 gecesinden bahsetmek, unutmamak adına hatırlamak ve hatırlatmak istiyorum.
Tabi mesleğimiz gazetecilik, o geceyi size nasıl anlatmaya başlayacağımı bilemiyorum. Yine sıcak günlerden birgün, haliyle temmuz ayı Urfa'da sıcak olur. Arkadaş ortamı olur, sohbet edilir tavla oynanır, yanında olmazsa olmazı çayı ve nargilesi..
Herşey çok güzeldi o akşam. Ta ki, televizyon ekranlarında gördüğümüz görüntülerden sonra içimizde bir gariplik oluştu, 'noluyor' diye! İsmi lazım değil bir mekanda idik, 3 kişiydik. İnanın Türk bayrağına aşık, 3 ayrı görüşte insandık. O dakika birşeyler aklımızda çözülmeye başladı ve içimiz ürperdi. Bu bir darbe düşüncesiyle ayaklandık. Saatler ilerledikçe gelen bir haberi şaşkınlık içerisinde izliyor ve ne olacağını ne yapacağımıza karar vermenin yollarını arıyorduk. Tabi dediğim gibi, gazetecilik mesleğini de aynı süre içerisinde icra ediyorduk. Yaşanan hadiseleri, gelişmeleri yakından takip ederek insanlarla paylaşmayı da ihmal etmedik. Ama içimizde gerçekten bir tedirgin vardı.
İstanbul Atatürk Havaalanına gelen sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın söylemleri üzerine milyonlar gibi bizlerde sokağa döküldük. Tankların İstanbul Ankara gibi büyükşehirlerde sokağa çıkması, insanlarımızın göğsünü tanklara karşı siper etmesi bizleri de aynı şekilde cesaretlendirmişti. Sabaha kadar uyuyamadğımız, en uzun gecede, milletçe tankta topa siper ettik. Ellerimizi açtık Yaradana dua ettik. Allah'ım, Bayrağımızı indirtme, Ezanımızı dindirtme' diye diye...
Ağzıma almak bile istemediğim o hainler var ya, o sözde hoca denilen feto ve mensuplarına, eli silahlı çete örgütleri, herşeyi hesaba kattı lakin, Allah'ın hesabını hiçe sayarak. Haşa, Allah'ın hesabı kadar kuvvetli, gücü kadar keskin, cezası kadar azap birşey yoktur. Allah, iyilerle beraberdir, dua edenin yanındadır.
Allah'ın yardımıyla topu tüfeği eline alan hainlere karşı göğsünü siper eden milyonlar çok şükür o gece galip geldi. Gün doğmadan neler doğar demişler, boşa dememişler gerçekten.
La Galibe İllallah...
15 Temmuz gecesi hainlere hüsran yaşatan Türk Milleti var oldukça, Türk Bayrağı dalgalanmaya, Ezanlar minarelerimizden yankılanmaya devam edecek.
15 Temmuz gecesi şehit düşen 250 kahramana Allah'tan rahmet diliyor, yaralı gazilerimize şükranlarımı sunuyorum.
Allah, bu millete bir daha böyle şeyler yaşatmasın.
Kahramanların destansı zaferini unutmadık, unutturmayacağız.