Beş günden bu yana yaşanan internet kesintisi karşısında aklını oynatacak derecede sinirleri gerilenler vardı.

İnternete bağlı ticaret yapanlar sevkiyat yapamadı, fatura kesemedi.

Uçak biletlerini almak için ya havaalanına ya da acentelere gidip telefonla rezervasyon yapmak zorunda kalındı.

Marketler, internet olmadığı için kredi kartıyla satış yapamadı. Günlük ihtiyaçlarını kredi kartıyla yapanlar aç kaldı!

Cep telefonuyla internete, dolaysıyla sosyal medyaya bağımlı olanlar kriz geçirdi.

Oğlanlar kızlara mesaj atamadı, kızlar sevgililerinin sayfalarına bakamayıp kıskançlık krizlerine girdi.

Memlekette olan bitenden haberdar olamayan millet iyi bir kafa dinledi.

İnternet kesintisinden en iyi nasiplenen de bizim gazeteciler oldu. İnternete bağımlı editörler, muhabirler habersiz kalıp saçlarını başlarını yoldular. Ellerine flaş diskleri alıp ajanslara, kurumlara gidip haber toplayanlar, arşivlerden eski haberler araklayanlar, sayfayı doldurmak için fotoğraf büyütenler, daha neler neler…

İnternetin olmamasına en çok ben sevindim desem…

Otobüste, işte, yolda millet bir rahat etti. Kafalarını telefondan kaldırıp etrafa bakma fırsatı buldular.

Biz internetsiz kuşaktık.

Hatta telefonsuzduk.

Annemiz bir yere gideceği zaman bizi yollar, “evdeyseniz size geleceğiz” diye haber uçururduk.

Telefon açmak için PTT’ye gider, jetonla çalışan ankesörlü telefonları kullanırdık.

Kredi kartı henüz icat edilmemişti. Alışverişimizi paramız varsa peşin, yoksa bakkaldan veresiye yapardık.

Gazetede haberlerimizin tümünü kendimiz yapar, bunun için haber peşinde koşardık.

Henüz internet icat edilmemişti.

Kimse kimsenin ne yiyip içtiğini bilmez, ne düşündüğünü, nereye gittiğini, ne halt ettiğini bilmezdi.

İnternetin olmaması bu nedenle bizim kuşağı pek rahatsız etmedi. Hatta rahat ettik dersem yalan olmaz.

Şimdi internet kesintisinden dolayı aklını oynatanlar yine kızıyor, bu kafayla nereye varılır diyor.

Yine şükredin ki internet kesilince hoşumuza gidiyor.

Bizim köy hayatımızda elektrik de henüz yoktu.

Elektriğin olmadığı bir köyü öyle özlemişim ki, internetin kesildiği gibi birkaç gün elektrik de kesilse değmeyin keyfime.

Eskiden elektrik mi vardı…