Vaatlerinden çok icraatlarıyla, liderleriyle, yönetim anlayışıyla her zaman milletin yanında olduğunu hissettirmiş, ötekileştirmeden kucaklamış, toplayıcı ve birleştirici gücü ön plana çıkarmış bir parti.

Bir parti bu kadar mı sevilir.

Bir partiye bu kadar mı destek verilir.

Bir siyasetçi bu kadar mı halkıyla bir ve beraber olur.

Seçim sonrası ortaya çıkan tablo, Türkiye’yi mutlu etti.

Seçimin kaderini Urfa belirleyecektir dediğimizde, Urfa’da bu tablonun oluşacağını tahmin etmiştik. Listeye giremediği için partisine küsenler, yakınları listeye alınmadığı için partiye sırt dönenler bu seçimde ülkenin kaosa sürüklenmesine razı olmadılar.

Özellikle Faruk Çelik’in liderliğinde çalışmalarını sürdüren AK Parti, Şanlıurfa’da müthiş bir başarı elde etti. Faruk Çelik’in yerine hangi Urfalı milletvekili adayı liste başı olsaydı, gerek güçlü bağımsız adayları gerekse aşiret liderlerini kesinlikle ikna edemezdi. Öyle ki Bucak’lardan iki isim aday adayı olmuş, ikisi de listeye giremediği halde Faruk Çelik sayesinde AK Parti’ye destek vermeye devam etmişlerdi. Yine İbrahim Toru, İbrahim Tatlıses gibi isimlerin de adaylıktan çekilerek AK Parti safında yer alması, aynı zamanda partiyle çeşitli sebeplerle bağı kopmuş veya soğumuş insanların tekrar parti saflarına katılmasında Faruk Çelik’in büyük emek ve katkıları olmuş, neticede başarı elde edilmiştir.

Başarını göstergesi ise şudur ki, 7 Haziran seçimlerinde Urfa’da 356 bin 537 oy alan AK Parti, 1 Kasım’da 518 bin 787 oy almıştır. AK Parti Urfa’daki yüzde 46.71 olan oy oranını 64.55’e çıkarmayı başarmıştır. Yedi milletvekili sayısını 9’a yükseltmiştir.

1 Kasım seçimleri ile Şanlıurfa’dan AK Parti çatısı altında parlamentoya giden isimler Faruk Çelik, M. Kasım Gülpınar, Halil Özcan, Ahmet Eşref Fakıbaba, M. Ali Cevheri, Mehmet Akyürek, İ. Halil Yıldız, Mahmut Kaçar ve Kemalettin Yılmaztekin oldu. Her biri büyük bir gayret ve çabayla gece gündüz çalışan, seçmene ulaşan bu isimlerin yanında seçilemeyen Abdurrahman Nüvit Yetkin, Mehmet Fatih Aksoy ve Mehmet Arkan’ın çalışmaları da takdire şayan idi.

Adayların yanında gecesini gündüzüne katan AK Parti ve Erdoğan sevdalıları, gelecek umutlarını AK Parti iktidarında gören milyonlar gereğini yaptı ve milletin iktidarını oluşturdu.

Bu başarıda en büyük pay elbette AK Parti kurucu ve yöneticilerinindi.

AK Parti’nin başarısın etkileyen başka faktörler de vardı.

Bugün seçmenlerinin istifa etmesini beklediği Devlet Bahçeli, AK Parti’ye en önemli katkıyı sunan isimdir diyebilirim. MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 7 Haziran 2015 seçimlerinin hemen akşamında hükümet kurma yönündeki tüm alternatifleri elinin tersiyle itmesi, aynı gece erken seçimi işaret etmesiyle AK Parti’ye iktidar yolu görünmüştü bile. Tuğrul Türkeş’in seçim hükümetinde yer alması ve ardından MHP’den ihraç edilmesi de milliyetçi kesimin oylarının yönünü değiştirdi.

İktidar olma gibi bir hevesi olmayan CHP ise zaten millete ters düşmenin bayraktarlığını yapıyordu. AK Parti’nin “bismillah”lı seçim müziğine itiraz ederek milletin değerlerine ne kadar tahammülsüz olduğunu göstermişti.

Seçimin kaderini belirleyen Urfa’da HDP 293 binden 228 bine, CHP 31 bin’den 21 bine, MHP 42 binden 22 bine düştü. Rakamlara bakınca ortay açıkıyor ki, diğer partilerden AK Parti’ye geçen çokbüyük oylar var. HDP’den 65 bin, CHP’den 10 bin, MHP’den ise 20 bin oy AK Parti’ye geçmiş.

Seçim sonuçlarına baktığımızda MHP adına üzülmemek elde değil. Milliyetçi tarafımızla gönül bağımız olan MHP’li kardeşlerimize geçmiş olsun diyelim. 80 milletvekili sayısını 40’a düşürerek Türkiye’de Kürt milliyetçiliği yapan HDP’den daha az milletvekili çıkardılar. HDP’li kardeşlerimiz de yanlış partiye oy verdiklerini görmüş olacaklar ki, 80 milletvekili sayısını bu seçimde 59’a düşürmüş bulunuyorlar.

Tek başına iktidar olan AK Parti’yi şimdi büyük icraatlar bekliyor. Başta ekonomi olmak üzere, yeni anayasa, başkanlık sistemi ve çözüm süreci tartışmaları yeniden başlayacak. 317 milletvekiline sahip olan AK Parti, Anayasa değişikliği için gerekli olan 330 milletvekili sayısına rahatlıkla ulaşabilecek durumda.

Bu tarihten sonra AK Parti’ye düşen oylarını artırmaya başladığı Doğu ve Güneydoğu illerine ağırlık vermektir. Iğdır, Ağrı, Muş, Van, Mardin, Bitlis, Diyarbakır, Siirt, Batman ve Tunceli’ye özel bir ilgi gösterilmeli, buradaki liderlikleri de ele almalıdır.

Seçimlerin ülkemize, milletimize ve tüm dünyaya hayırlar getirmesini diliyorum.