15 Temmuz darbe girişiminin ardından fitne kaynağının kurutulmasına yönelik operasyonların ardından Türkiye’de olduğu gibi Urfa’da da yavaş yavaş bir huzur ortamı hakim olmaya başladı dersek yerinde olur.

Şehre fitne yayan, karalama, yağlama, aklama gibi dedikodunun merkezi olan yayın organlarının, internet sitelerinin ve en önemlisi bu işin başında olan fitnecilerin derdest edilmesi sayesinde memleket rahatladı. Urfa’da 75 gündür ne bir dedikodu dönüyor, ne milletin dikkati belli bir tarafa çekiliyor, ne de durdur yerde boş bir mesele ortaya atılıyor

İşleri güçleri ortalığı karıştırmak, fitne fesat çıkarmak, bunu yaparken de asıl failleri ve amaçlarını gizleyerek yapanların toplumdan soyutlanması, kapılarına kilit vurulmasıyla millet gerçekten de rahat bir nefes aldı. Bugüne kadar bu gibi yayın organı ve kişilerin toplumun huzurunu kaçırdığına yönelik şikayetler ne kadar haklıymış. Ama bunlara müdahale edilebilmesi için de 15 Temmuz olayı gibi bir talihsizliğin yaşanması gerekiyormuş. 240 cana, milyarlarca paraya, yüzbinlerce insanın hayatının bir anda değişmesine yol açan böylesi bir olayın ardından ülke genelinde dedikodu ve fitnenin ortadan kalkmış olması azımsanacak bir gelişme değil.

Bir musibet, bin nasihatten hayırlıdır sözünün acı şekilde tecrübe edilmesi de unutulmaması gereken ayrı bir mesele. FETÖ’cü hainlerin onlarca yıldır devam eden hain fikirlerinin böylece patlak vermesi üzerine saplandıkları bataklıktan çıkmak için çabalayanlar, etkisinde oldukları hipnozdan kurtulmaya çabalayanların sayısı hiç de az değil.

Yeri zamanı geldikçe böyle bir hareketin, sözde hizmetin içinde bulunmalarının doğru olmadığını, bu yolun bozuk olduğunu söylesek de bize inanmamalarının bedelini böylece ödemeye başladılar.

Şüphesiz kandırılmışlardı, kanmışlardı, aldatılmışlardı.

Allah, suçsuz günahsız olanlara merhamet etsin.