“Balık baştan kokar” demişler. Bir işin başındaki insanın yeteneği, becerisi, konuya hakimiyeti ölçüsünde yaptığı işin, çalışan ekibin başarısı doğru orantılıdır.

Ne yazık ki konumuz yine TOKİ.

Hem içinde yaşayıp, hem de yüzlerce kişinin şikayetini dinleyen bir gazeteci olarak bu vurdumduymazlığa göz yummak, duymamak, yazmamak olur mu?

Konuyu uzun uzadıya tekrar yazmaya, projenin ne zaman başlayıp, ne zaman yarım yamalak tamamlandığını hatırlatmaya, ne zaman teslim edilip insanların sorunların içine atıldığını belirtemeye gerek var mı bilmiyorum.

Şubat 2015’te teslim edilmesi gereken TOKİ Şanlıurfa Karaköprü 229 konut projesi, diğer adıyla basın sitesi 1 Kasım seçimleri öncesinde, 26 Ekim 2015 tarihinde seçim hediyesi gibi yarım yamalak teslim edildi. Teslim edildiğinde asansörler yapılmamış, merkezi ısıtma sistemi tamamlanmamış, inşaatın her tarafı yarım yamalaktı. Aradan altı ay geçti. İnsanlar evlerine taşındı. Aradan geçen bunca sürede site yönetiminin eksiklikleri TOKİ’ye defalarca bildirmesine rağmen hiçbir adım atılmadı. Yönetime ne zaman şikayet gitse, TOKİ mühendislerinin sitede tespit yaptığı, sorunların giderileceği açıklandı. Halen de aynı hengame devam ediyor.

Vatandaş kendi çözümünü buldu. Merkezi sistem ısıtmayı iptal edip, bireysel sisteme geçerek bu sorunu çözdü. Bunun için her konut sahibi en az 3 bin TL ödeme yapmak zorunda kaldı.

Ama asansör konusu o gün bugündür çözülmedi. Çözülemedi. TOKİ müteahhidi işi bırakıp kaçınca defalarca mühendisler gelip tespit yaptı, her gelen mühendis uzaydan gelmiş gibi davranarak vatandaşlardan eksikleri sordu. Sormazlar mı adama seni kim mühendis yaptı? O diplomayı nereden aldın? Stajını nerede yaptın? Elinde mahal listesi yok mu, proje yok mu? Neyi milletten soruyorsun? Eksiği gediği projeye, listeye bakarak tespit edemiyorsan ne işin var burada?

İnsanlar sinir küpü olmuş.

Hastalarını yaşlılarını evlerine getiremez olmuşlar. Çünkü asansörler çalışmıyor. Çalışan asansörler de 11 Nisan’da Urfa’da yapılan Bakanlar Kurulu toplantısında kimseden ses çıkmasın diye usulsüzce açılmış. Usulsüzlüğü şöyle, resmiyette TOKİ’nin yaptırdığı işler son kontrolleri ve onayları yapıldıktan, kesin kabul edildikten sonra hizmete sunulur. Ama bu iş öyle olmuyor. TOKİ kesin kabulünü yapmadığı evleri hak sahiplerine teslim ettiği gibi, hiçbir yasal kontrolden geçmemiş tehlikeli birer ölüm tuzağı halindeki asansörleri de millete kabullendirmeye çalışıyor.

Önceki gün site sakinlerinden biri asansör kabininde kendisini elektrik çarptığını belirtirken, başkaları defalarca arızalanan asansörlerde mahsur kaldıklarını beyan ediyor. Yarın üst katlardan aşağıya çakılacak bir asansörde yaşanacak can kaybının sorumlusu TOKİ ve site yönetimidir. Katliama ortaktırlar.

Binaların diplerine sızan zemin suları, patlayan lağımlar, çalışmayan asansörler, üst katlardan alt katlara akan sular, çalışmayan sensörler, çalışmayan deprem uyarı sistemi, yapılmayan peyzaj gibi sıralayamayacağım kadar çok olan sorunlar TOKİ sayesinde Urfa’da oldu.

TOKİ Başkanı Sayın M. Ergün Turan’a hatırlatmak isteriz. Eğer görevinizi iyi yapıyorsanız bu sorunlar neden çözülmüyor. Neden bu inşaatlar henüz yapım aşamasında denetlenmedi. Değerli büyüğümüz Yusuf Sabri Dişli’nin söylediği gibi, “Çok değerli arsanın üstüne inşa edilen, kontrol otoritesinden yosun yapılar Çin malı gecekonduya dönüşmüş” ise bunun sorumlusu kimdir?