Şanlıurfa için bir Büyükşehir Belediye Başkanı aranmaya başladığında, bu makama oturacak kişinin Urfalı olması gerektiğini en şiddetli şekilde savunan birkaç isimden biriydim. Çoğu zaman da bu söylemimde koca bir kentin kanaati karşısında tek başıma kaldım.

Celalettin Güvenç’in Büyükşehir Belediye Başkanı olarak belirlenmesi aşamasında, Güvenç’in bir bürokrat, bir insan, bir yönetici olarak dört dörtlük bir insan olabileceğini ama bu şehrin genetiğine ters düştüğünü söylemiştim. Urfa bilinçaltında farklı kodlar olduğunu, bu kodların iyi okunması gerektiğini yazmıştım. Çok tepki aldım.

Ve gün geldi, o iyi okunması gerekir dediğim kodlar kendini okutmayı bildi. Bu kodların ne olduğunu, Urfa bilinçaltında ne yattığını Urfalılar çözememiş ama Celalettin Güvenç çözmüştü. Urfa’nın kodlarını çok da iyi okudu. Zaten o kapasitesi de vardı. Celalettin Güvenç kodları iyi okuyup, olayı çözdükten sonra 1 Kasım erken seçimlerini de fırsat bilerek Urfalılara veda etti. Ardından kendisiyle beraber gelen Büyükşehir Belediye Genel Sekreteri Balamir Gündoğdu uçağa atlayıp gitti.

Şanlıurfa Büyükşehir Belediye başkanlığı koltuğuna kimin oturacağı konusu tartışmaya açıldığında ise bu kez AK Parti doğru bir karar aldı. Av. Nihat Çiftçi’nin bu şehrin yetiştirmiş olduğu bir değer olduğunu kabul ederek şehri ona teslim etmesini bildi. Aslında AK Parti hep hatalarından ders çıkararak yönetimi şekillendiren bir anlayışa sahip bir parti olmuştu. Gerek dış politikada, gerek iç siyasette gerekse yerel yönetimlerde hep başta yaptığı hataları telafi ederek yol aldı.

Bugün Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunu teslim ettiği Nihat Çiftçi, Karaköprü Belediye Başkanı seçildiği dönem bağımsız olarak seçimlere katılmış ve AK Parti’ye karşı galip gelmişti. Aynı olay Fakıbaba’da da söz konusuydu. Fakıbaba da aday gösterilmediği partisinden istifa ederek ikinci dönem başkanlığını bağımsız olarak kazanmış ve şehrin dinamiklerine hakim olduğunu ispatlayarak AK Parti’den milletvekili olma sözünü almıştı. Ve bu gayesine de sonuçta ulaştı. AK Parti teşkilatlarının adaylar konusunda üst yönetimi yanıltmasına örnek sadece bunlar değildi. Akçakale Belediye Başkanı Abdülhakim Ayhan gibi AK Parti’ye rağmen seçimi kazanan çok siyasetçi vardı ve AK Parti seçimlerden sonra bu isimleri bünyesine katmayı bildi. Urfa’dan bağımsız milletvekili seçilerek parlamentoya giren Sabahattin Cevheri, AK Parti Urfa teşkilatlarının o dönem partiye katılması imkansız dediği yine bağımsız milletvekili olan Seydi Eyyüpoğlu gibi yüzlerce örnek var.

Peki Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığı makamına en layık isim olarak görülen Av. Nihat Çiftçi’den vatandaş ne bekliyor?

Şüphesiz adil ve dürüst bir yönetim, hizmet ve yatırım bekliyor.

Bunun dışında sembolik önemi olan Topçu Meydanı isminin iade edilmesi, Atatürk Bulvarı’ndaki trafik bozmasının vakit geçirilmeden düzeltilmesi gibi hususlar da var. Nihat Çiftçi, Topçu Meydanı ismini iade edebilirse, Atatürk Bulvarı’nı tümseklerden ve saçma düzenlemeden kurtarabilirse bir de büyük bir gayret gösterip metrobüs veya tramvay sistemini Urfa’ya getirebilirse kendisinden beklenen sembolik ve büyük projeleri hayata geçirmiş olacaktır.

Tabi bunun yanında eski başkan Celalettin Güvenç’in Urfalıların gözüne baka baka “15 güne kadar yapılacak” dediği halde yapmadığı üstgeçitlerde engellilere yönelik asansörlerin kurulması, trilyonlarca masraf edilerek yapılan resmi konaklama ve sosyal etkinliklerin sınırlandırılması gibi hususlar da var.

Celalettin Güvenç başkan seçildikten sonra, kendi soyadını bile Güvenç olarak telaffuz etmeye başlayan belediye yöneticilerinin olduğu bir sistemde, yeni bir başkan elbette hazımsızlık yaratacaktır. Ama şu bilinmelidir ki, Av. Nihat Çiftçi bu memleketin öz evladıdır. Karaköprü’de olduğu gibi halkın sevgisini Urfa genelinde de kazanmasını bilecektir. Bizim temennimiz budur.

Bu vesileyle yeni Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi’ye yeni görevinde başarılar diliyor, insanı suya götürüp susuz getiren şer çetelerine karşı dikkatli olması gerektiğini hatırlatıyorum.

Allah yar ve yardımcın olsun.