Bölgemizin ve ilimizin en fazla yetiştirdiği ürünlerin başında pamuk yer almaktadır. Bu ürünün yetiştirilmesinin zahmetini ailemden görüyorum. Kardeşlerim, amcazedelerim hep bu ürünü yetiştirmektedir. Ailecek seferber olup 6-7 ay boyunca bir bebeği besler gibi, bir bebeği yetiştirir gibi yetiştirirler. Tarladan eve, evden tarlaya sürekli mekik dokurlar.
Yılın sonunda yani hasat döneminde elde edecekleri ve alınlarının teriyle kazanacakları birkaç kuruşu hayal ederek hayatlarını idame ettirirler. Bu sadece onlar için değil tüm Şanlıurfa’nın bir parçası haline gelmiş desek abartmış sayılmayız.
Pamuk yetiştirmenin riski diğer ürünlere göre çok olduğunu belirtiyorlar çoğu çiftçiler. Allah korusun o kadar emek harcarsınız, mazot ve gübre tüketirsiniz bir hastalıkla bir gecede ürünü kaybedebilirsiniz. Gübre, mazot, ilaç vs. harcamalarını yaptığınızda ailenin o yıllık gıda tüketimine bedelmiş. Olsun diyorlar, pamuğun fiyatı iyi olursa giderlerin borcunu öder, geri kalanla rahat geçiniriz diyorlar.
Buraya kadar güzel. Lakin geçtiğimiz hafta Milletvekilimiz Mahmut Kaçar Beyin de yakını olan bir merhumenin taziyesinde otururken yanımda oturan İsa Polat adlı amca bana dönerek,
-Hocam siz TV Programını yapıyorsunuz, köşe yazarlığınız da var. Gündemi değerlendiriyorsunuz. Bu bizim pamuk stopaj kesintisini dile getirseniz de belki bizi duyan olur da feryadımıza cevap veren olur, dedi.
Ben de bu stopaj vergisinin resmiyetini sordum kendisine, “yüzde 2 normal ama Hocam Urfa’ya has bir durum var ki yeri gelir yüzde beşlere kadar kesiyorlar bu fabrikalar pamuğu alırken ,dedi.
Ben de böyle bir haksızlığın olması söz konusu ise neden yazmayayım düşüncesiyle binlerce mağdur çiftçimizin sesine ses olmak adına bu konuyu dile getirme ihtiyacını duydum. Yanılabilirim ama araştırdığım kadarıyla bu stopaj vergisi ortalama yüzde iki civarındaymış. Buna da kimse itiraz etmiyor. İtiraz edilen kısım bu rakamın üstüne çıkılması ve değişik fabrikaların kafalarına göre yapması. Her fabrika ürünü aldığında zorunlu bir kesinti olarak çiftçiye dayatıyor bu açıdan bu farklılık nedendir, buna müdahale edilmesi gerekir. Harran Ziraat odası başkanı Muhsin Özyavuz, çiftçilerden alınan yüzde 3,4 stopajın haksız yere alındığını asıl stopajın sadece yüzde iki olduğunu belirtti. Ulusal Pamuk Konseyi Başkanı Barış Kocagöz de, primlerden yüzde 2 stopaj kesintisi olması gerekirken, yüzde 4 kesinti yapıldığını belirterek, bu yanlışın düzeltilmesini istemişti.
Yaz boyunca yediden yetmişe kızgın güneşin altında kavrulan, aç susuz bekleyip bugünlerde satıp alacağı ücreti hayal eden gariban insanımızın bu problemine ilgili kurum ve kuruluşlarımızın, ziraat STK’lerimizin, yöneticilerimizin en kısa zamanda müdahalede bulunacağını umuyoruz. Haftaya bir başka konuyla buluşmak üzere…