Yeşilçam’ın dört yapraklı yoncasından biri olan usta sanatçı Hülya Koçyiğit, Şanlıurfa Kültür Yolu Festivali kapsamında bugün Şanlıurfalılarla buluştu. Şanlıurfa İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü bahçesinde gerçekleşen söyleşi sırasında bastıran yağmur sonrası, Hülya Koçyiğit ve Sinema Genel Müdürü Birol Güven Şanlıurfalıları sahneye davet etti. Böylece program ara vermeden devam etti.
Türkiye Kültür Yolu Festivali coşkusu Şanlıurfa’da başladı. Sevilen sinema sanatçısı Hülya Koçyiğit’in, Şanlıurfa Kültür Yolu Festivali kapsamındaki söyleşisi bugün yoğun bir katılımla gerçekleşti. Şanlıurfa İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü bahçesinde gerçekleşen söyleşi sırasında kuvvetli bir yağmur başladı. Hülya Koçyiğit ve Sinema Genel Müdürü Birol Güven bunun üzerine Şanlıurfalıları üstü kapalı olan sahneye davet etti. Söyleşisine burada Şanlıurfalılarla iç içe devam eden Koçyiğit, Şanlıurfalıların gönlünde bir kez daha taht kurdu.
Koçyiğit söyleşisine, “Birbirimizi anladıkça, bir arada oldukça, birbirimize sevgimizi gösterebildikçe güzelleşiyor hayat. Hepiniz hoş geldiniz, çok mutluyum. İyi ki beni davet ettiniz. Tabii ki Urfa’ya ilk gelişim değil, defalarca Urfa’yı ziyaret ettim. En son geldiğimde de Göbeklitepe’yi ziyaret etmek nasip olmuştu. Ama şimdi tekrar geleceğim, bu sefer de Karahantepe için geleceğim, onu da çok merak ediyorum. Fırsat buldukça zaten geliyorum daha önceki gelişlerimden biri İsot Festivali’ydi. Gerçekten Urfa çok bereketli, çok severek geldiğim bir şehrimiz hepiniz tekrar hoş geldiniz” sözleriyle başladı.
Koçyiğit söyleşide eğitim hayatından bahsetti
Türk sinemasının en önemli isimlerinden Muhsin Ertuğrul ile annesinin dayısı vasıtasıyla tanıştığını söyleyen Koçyiğit, “Ailede de tiyatro faktörü vardı, Muhsin Ertuğrul çok sevgiyle karşıladı beni ancak ‘Yetenek yeterli değil’ dedi, ‘Yetenek Allah tarafından verilmiş bir armağan ama bunu çalışarak eğiterek büyütmeliyiz, çocuğun mutlaka eğitim görmesi gerekir, alaylı olmasın Hülya mektepli olsun’ dedi ve Ankara’ya bu sefer tiyatro eğitimi görmek için gittim iyi ki gitmişim…” ifadelerini kullandı.
Yarışmayı ben değil, Ajda Pekkan kazandı…
Metin Erksan’ın ricasıyla SES dergisi yarışmasına katıldığını söyleyen Koçyiğit, “Hala SES dergisi yarışmasını kazanarak sinemaya girdiğim yazıyor internette ama bu yanlış. Büyük üstadımız Metin Erksan Susuz Yaz adlı bir romanı senaryolaştırıyorken benim küçük kardeşimle bir film yapmaktaydı. O yaz okul tatili ben de kız kardeşimi ziyarete gitmiştim. Annem büyük bir iftiharla ‘Benim büyük kızım oyuncu olmak için eğitim görüyor Ankara’da’ diye benden söz edince Metin Bey Susuz Yaz’daki Bahar gelini rolünü benim için düşündü. Ama o yıllarda bir yıldız adayının tanıtılması gerekiyordu ve büyük bir şans eseri SES mecmuası yapımcılarla bir anlaşma yapmış, kazanan yıldıza 6 film için anlaşma yapmak üzere… ‘Bu yarışmaya senin geleceğin için girmeni istiyorum’ dedi bana. Böylece yarışmaya girmiştim ama sevgili Ajda Pekkan kazanmıştı. İyi ki de kazanmış Ajda Pekkan, bizim için süperstarların da starı benim çok sevgili arkadaşım, değerli dostum, gerçekten sahnelerin çok büyük bir yıldızı oldu” dedi.
Hollywood’u elinin tersiyle itti
Hollywood’tan zamanında aldığı teklif hakkında da açıklamalar yapan Koçyiğit, “Festivallere bazı insanları yolluyorlar yeni yetenekleri keşfetmek için, artist ajanı diyorlar onlara, Susuz Yaz’ı seyrettikten sonra benimle tanışmak istediler ve bana bir teklifte bulundular. 6 yıl boyunca beni bir yandan eğitecekler bir yandan da istedikleri zaman filmlerinde oynatacaklardı. Fakat 16 yaşındaydım babamı henüz kaybetmiştim ve kız kardeşlerim ve annem çok yalnızdı böyle bir maceraya girebilecek bir cesaretim yoktu. Reddetmek durumunda kaldım seneler sonra bu bana hatırlatıldığı zaman ‘Pişman mısınız?’ sorusu üzerine şunları söyledim: Tabii ki pişman değilim ama bugünün Türkiye’sinin yetiştirdiği bir genç kız olsaydım galiba kendime daha çok güvenirdim ve böyle bir teklifi kabul ederdim ama ben mutluyum. İyi ki burada kalmışım iyi ki sizin gibi güzel insanların sevgisini kazanmışım” diye konuştu.