Kızgın güneşin hâkim olduğu yaz mevsiminden merhaba!
Güneş, ısısıyla bizi yakarken bir taraftan da güzel ülkemin huzurunu bozmaya çalışan zihniyetler, hain planlarıyla yüreklerimizi yakıyor. O zoruma gidiyor aslında.Yoksa başka zaman sıcaktan,güneşten şikayet edip dururduk.
Meğer ne kadar sıcak olursa olsun ne havanın ne güneşin yakıcılığı hain saldırıların yakıcılığı gibi değildir.
Sevgili okuyucu dostlarım;
Kısa bir ara verdik yazmaya.Dinlenelim dedik, tatil yapalım dedik(tatil dediğimiz işten elimizi çekmemizdi,çoluk çocukla zaman geçirmekti bizimkisi), ardından kaldığımız yerden yazmaya devam edelim dedik. Gelin görün ki ne yazayım dedim kendi kendime. Elim klavyeye varmadan zihnimden geçiririm önce yazacaklarımı.
Bu defa olmadı. Hiç yazasım olmadı. Televizyonları açarken karşılaştığımız şehitlerimizin cenazelerini mi yazayım, yoksa sıcaktan bunalan insanların denize ve kanallara girip boğulmalarını mı anlatayım?
Gazetelerin üçüncü sayfalarındaki taciz, tecavüz, cinayetleri mi yazayım? Hiçbirini…
Zaten moral açısından çökmüş bir topluma bunları da eklersek sonucun nasıl bir tahribat doğuracağını siz düşünün artık. Bir taraftan bunu anlatarak dertleşiyorum sizlerle bir taraftan da bazıları bu ülkede değilmiş gibi yaşantılarına devam eden kesimle de karşılaşmak mümkün tabi. Sosyal medyadan güneş gözlüğüyle, şezlongtan poz vermeler, eğlence merkezlerinden instagramdan fotoğraf paylaşmalar…
Size ne, isteyen istediği şekilde yaşar, demokrasi var canım dediğinizi duyar gibiyim. Eyvallah, bu ülkenin demokratikleşmesi için canımızı veririz. Kimsenin kimseye giyiminden kuşamından, yediğinden içtiğinden, renginden, teninden, dilinden, dininden, mezhebinden dolayı ötekileştirilemediği bir ülke için yürekten katkı sağlıyorum, sağlamalıyım da. Buradaki sitemim canların ciğerlerin paramparça olduğu ortamda gözümüze soka soka “ne olmuş ki?” tarzında bir tavrın sergilenmesidir.
Komşuda, mahallede ve köyümüzde bir cenaze haberi aldığımızda varsa bir düğün veya sünnet töreni planımızı hemen iptal ederiz. Hüznün yaşandığı yere saygımız olsun diye yapardık. Biz böyle bir inançtan, kültürden geliyoruz. Kaldı ki bahsettiğim olay sadece bir şehidin annesi veya babasının yüreğini yakmıyor hepimizin yüreğini yakıyor.
Yanık yürekli eğlenmeye devam edebiliyorsan et arkadaş. Benim dinim bana senin dinin sana… Benim kimsenin hayatına ipotek koyacak gücüm de yok, hakkım da…Sadece bir serzenişti.
Vesselam.