İmkansız mı?

Yola çıkmışsan ve hedefini belirlemişsen endişeye gerek yok demektir. İstikametini bozmadan inandığın doğru yolda etraftaki çalı ve dikenlere takılı kalmadan ilerle o zaman.

Attığın adımın hızını arttırarak panik yapmadan emin duygularla etrafına tebessüm ısmarlayarak koş! Bazen rampalara denk geleceksin, yokuş çıkmada zorluk yaşayabilirsin,;ama unutma ki bu durumlarda yüksek vitesle değil düşük vitesle çıkacaksın.

Yol uzun ve çetin gelecek sana. Yol çetrefilli görünecek. Unutma, rotasını belirlemiş bir yolcuyu hiçbir güç engellemeyecektir. O arkasını dayadığı ve emin olduğu,yaslandığı bir gücü var çünkü. O güç, onu hiçbir zaman yarı yolda bırakmamıştır bırakmayacaktır.Çünkü inanç vardır.

Yoluna devam et!

Et ki senin şevkini ve moralini yok etmeye çalışan “iblis”in kıvranışına şahit olacaksın. “Fitne” ateşinin başkasını değil ,kendini nasıl yakacağını göreceksin.

Sen ilerlemeye bak!

Güzelliği ve muhabbeti saç etrafa,cömertçe. Saçtıkça ilerlediğin yolun kenarına İYİLİK tohumları serpilecek, tohumlar da kısa bir süre sonra filizlenip yeşerecek.Yeşerdikçe iyilikler milyonları bulacak.

Umutsuz olma!

Zira sende ümitsizlik olmaz, öyle bir mefhumla yan yana bile gelmezsin. İlerle! İmkânsız diye bir şey yok… Ecdad gemiyi karaya sürerken mümkün değil demişlerdi birileri, Akşemsettin hariç. Nitekim gemi karada öyle bir yürütüldü ki düşman azı açıkta bakakalmıştı o manzaraya.Fetihler görülünce Fatihlere hayranlık arttı. Dostlarsa imkânsızlığın olmadığına inanmıştı artık. Yeis ve hüznün yeri yok dediler. “Umut” var, “umutvar olduk” dediler. Hedefe ulaşıncaya kadar.

Sen de ilerlemeye devam et!

Gökyüzünün maviliğini elinden kimse alamayacak, güneşin altın ışıklarını eksiltemeyecek, atmosferin havasını soluman için kimse engellemeyeck Yeşil örtülü tabiatta yuvarlanacaksın özgürce.Ve sevinç naralarını atacaksın.Bir elinde çiçek bir elinde güzel insanların elleri. Az kaldı. Bahar çiçekler açmaya başladı bile.Bahara yolculuk düşer bize.

Haydi!

Sen de ilerlemeye devam et!