Gündem

Çetinkaya’dan 25 Kasım Mesajı: "Şiddete Seyirci Kalma"

25 Kasım Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü dolayısıyla KADEM (Kadın ve Demokrasi Derneği) Urfa İl Temsilcisi Ayşe Çetinkaya önemli açıklamalarda bulundu. Çetinkaya, dünya genelinde kadınların özel ve kamusal alanda çeşitli şiddet türlerine maruz kaldığını belirterek, bu duruma dikkat çekmek ve toplumsal farkındalık yaratmak için 25 Kasım’ın önemine değindi.

KADEM’in, kadına yönelik şiddetle mücadelesinin 11 yıldır sürdüğünü vurgulayan Çetinkaya, derneğin şiddetin her türüyle mücadele etmek için çeşitli çalışmalar yaptığını söyledi. Çetinkaya, “Bütün çabamız, öncelikle şiddet ortaya çıkmadan önünü alabilmek ve kadını korumak. Kadınlara, haklarını, yasal güvencelerini ve şiddetten korunma yollarını anlatıyoruz” diye konuştu.

Çetinkaya, her yıl düzenlenen 25 Kasım kampanyalarıyla kadınlara yönelik şiddete karşı farkındalık yaratmayı amaçladıklarını ifade etti. Geçmiş yıllarda "Sen Varsan Şiddete Yer Yok", "Şiddete Göz Yumma", "Şiddete Hakkın Yok" gibi sloganlarla kamuoyunda önemli mesajlar verdiklerini hatırlatan Çetinkaya, bu yılki kampanyanın sloganının ise "ŞİDDETE SEYİRCİ KALMA" olduğunu belirtti.

KADEM Urfa İl Temsilcisi, bu yılki kampanyanın medya ve dizi sektörüne yönelik olduğunu söyledi. Çetinkaya, “Medyada kadına yönelik şiddet uzun zamandır gündemimizde. Yapmış olduğumuz araştırmalarda, yerli dizilerde kadına yönelik şiddet sahnelerinin yaygın olduğunu ve izleyicilerin bu şiddete karşı duyarsızlaştığını gözlemledik” dedi. Çetinkaya, KADEM’in gerçekleştirdiği araştırmaya değinerek, geçen yıl yayınlanan 14 yerli dizide 3013 kadına yönelik şiddet sahnesi tespit ettiklerini ve bu rakamın ciddi bir tehlike oluşturduğunu vurguladı.

İncelenen dizilerde en yaygın şiddet türlerinin yüzde 51 oranında psikolojik şiddet ve yüzde 24 oranında sözlü şiddet olduğunu belirten Çetinkaya, şiddetin normalleştirilmesinin tehlikelerine dikkat çekti. Çetinkaya, şiddet sahnelerinin estetikleştirilmesi ve romantize edilmesinin, izleyicilerin zamanla şiddete duyarsızlaşmasına yol açtığını ifade etti.

Çetinkaya, toplumsal sorumluluğun önemine değinerek, “Kadına ve aileye yönelik şiddetten korunmak, sadece kadın derneklerinin değil, tüm toplumun ortak sorumluluğudur. Dizi yapımcıları, senaristler, kanallar ve reklam verenler de bu sorumluluğa ortak olmalıdır” dedi.

Çetinkaya, son olarak, kampanyalarının kadına yönelik şiddet konusunda bireysel ve toplumsal farkındalık yaratmayı hedeflediğini belirterek, toplumun her kesiminin şiddete karşı duyarlı olması gerektiğini söyledi.