Bu İbrahim bizim değil

Abraham Path  (İbrahim Yolu) Projesi, Hz. İbrahim’in dinlerin babası olduğu ve Urfa’dan başlayan kutsal yolculuğunda nihai hedefin Kudüs ve Mekke’ye uzanan bir serüvenle günümüze uzadığını anlatarak, farklı bir takım amaçlarla 2006 yılında başlayan bir proje idi.

Proje sahipleri Urfa’ya geldiklerinde tamamen turistik, kültürel, sportif yönleriyle ön plana çıkardıkları çalışmalarını anlatıp destek istediler. Yahudilerin kutsal ağacı Gargat’ı logoları yapmış, devlet kurup batıran bir servete sahip Yahudi kökenli Rockefeller ailesinin ve benzer vakıfların desteğini alarak yola koyulmuşlardı. Rockefeller Vakfı ki, dünyanın her tarafında bursla öğrenci okutur, bu öğrencileri ülkelerin yönetiminde söz sahibi yapar. Türkiye’de bu vakfın bursuyla Amerika’da okuyan siyasetçiler arasında Bülent Ecevit ve Deniz Baykal akla ilk gelen isimlerdir.

Abraham Path Projesi, İbrahim Peygamber’in üç semavi dinin, hatta brahmanlık ve dürziliğin bile atası olduğu iddiasından hareketle; sosyo-ekonomik kalkınma ve turizme dinamik katma amacıyla güya dünya insanlarıyla Ortadoğu arasında bir bağlantı kurmayı amaçlıyor, bölgenin kültürel mirası ve misafirperverliini vurgulayan hikayelerle yola çıkıyordu.

Oysa Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim’de Allah (c.c.) şöyle buyuruyordu; “İbrahim ne Yahudi ne de Hristiyan idi. Fakat o, Allahı tanıyan dostoğru (Hanif) bir müslüman idi, müşriklerden değildi.” (Al-i İmran 67)

Hz. İbrahim Urfalıydı ama O’nun namını dünyaya yaymak Urfalı olmayanlara vazife miydi diye işkillenerek projeyi Urfa’ya getirenlere bakıldığında benimsenmedi. O dönemler yazılıp çizilenler sayesinde Abraham’ı  Halil İbrahim yaptık. Rockefeller, Kellogg Fellows Liderlik İttifakı, Sir Halley Stewart gibi uluslar arası faaliyetler yürüten vakıfların desteği yerine T.C. Başbakanlık Tanıtma Fonu, Valilik, Belediye, Kültür ve Turizm Bakanlığı, yerel vakıf ve derneklerin desteği alındı. Yabancıların projesi yerine kendi projemiz yürütülsün denildi ve Şanlıurfa Belediye Başkanlığı – Şanlıurfa Valiliği ortak projesi Halil İbrahim Buluşmaları (Halil Ibrahim Meettings) adını aldı.

2007 yılında başlayan, 2008 yılında genişleyen Halil İbrahim Buluşmaları da bir türlü içimize sinen bir yapıya kavuşmadı. Belediye ve Valilik koordinesinde projeyi organize eden ekibin yetersizliğinden mi, böyle bir proje formalite icabı yürütülen angarya bir vazife olarak görüldüğünden midir anlayamadık.

Şüpheli gördüğümüz bir proje reddedilmişti.  Ancak ikame proje de eskisini hiç aratmayacak söylemlerle dolu.

-Hz. İbrahim’in Hanif bir Müslüman olduğu gerçeği Halil İbrahim Buluşmaları proje tanımında yer almıyor, üç büyük dinin atası olduğuna ısrarla vurgu yapılıyor. Bu vurgu, Abraham Path’ın da temel vurgusuydu.

-Abraham Path’ta öne sürülen turistik amaçlar, Halil İbrahim Buluşmaları’nda da aynen korunuyor.

-Farklı kültür, ulus ve din mensuplarının dostluk, kardeşlik, hoşgörü yardımlaşma gibi söylemlerle bir araya gelmesi fikri Abraham Path’ta olduğu gibi Halil İbrahim Buluşmaları’nın da ana temasını oluşturuyor.

-Abraham Path’ın logosu Gargat ağacıydı, (Yahudilerin kıyamet günü ölmemek için arkasına saklanacakları ağaç), Halil İbrahim Buluşmaları’nın logosu da insan figürlerinden oluşan gargat ağacı soyutlamasından oluşuyor.

Proje amaçlarının aksine, Hz. İbrahim tek İlah olan Allah’a inanıyor ve İslam’ı haykırıyordu. Hz. İbrahim o dönem İslam’ı getirirken İslam dışındaki tüm inanç sistemlerini temsilen putları paramparça ederken zerre kadar hoşgörü ve müsamaha göstermiyordu. Öyle ki o putları yapanların en ünlüsü babası olmasına rağmen ateşe atılma pahasına davasından vazgeçmiyordu.

Hz. İbrahim asi idi. Toplumun bozuk gelenek göreneklerine, sapkın inançlarına karşı şedid idi. Oysa bu projede “Teslimiyetçi Halil İbrahim” vurgusu yapılmakta ve yağlı yemekler ile miskinlik ön plana çıkarılmakta.

Hz. İbrahim’in ateşe atılma pahasına, yurdundan kovulmayı göze alarak kahramanca mücadelesini bir tarafa bırakıp, misafirperverlik, paylaşmak, yardımlaşmak, insan sevgisi, hoşgörü gibi nitelikleri bayraklaştırmak O’nun kutsal mirasına ve mücadele ruhuna aykırıdır.

Hz. İbrahim o dönem putları kırmıştır. Bu dönem ise putlaştırılan sistemler kırılmayı beklemektedir. Bugünün putları belki taştan oyulup, önüne helva konunan cinsten değil. Bugünkü put, çok para, sayısız gayrimenkul, lüks arabalar, güzel kadınlar edinmeyi tek amaç edinen ve bunun için Allah’ın çizdiği sınırları hiçe sayan düşünce yapısı değil midir?

Hayır hayır.

Bizim Peygamberimiz İbrahim bu memurların anlattıkları Halil İbrahim değil.

Bu memurların anlattıkları İbrahim, Allah’ın Halil’i İbrahim olmaktan çok uzak.

Bu İbrahim bizim değil..